GEYİKLİ CEM EVİ

Her kim ki sever cân ile Şâh-ı Velâyeti,
Hakk’ın anadır çünkim bilesin inâyeti.
Alevilik, tarih boyunca zulme ve baskıya karşı direnmiş, adalet, eşitlik ve insan sevgisi ilkelerine sıkı sıkıya bağlı kalmış bir inanç sistemidir. Onun manevi ve etik öğretileri, bugün bile toplumda hoşgörü, barış ve kardeşlik arayışında olan birçok insan için ilham kaynağı olmaya devam etmektedir.

ALEVİLİK
Alevilik, İslam’ın mistik ve tasavvufi bir yorumu olarak kabul edilen bir inanç sistemidir. Alevilik, İslam’ın temel öğretilerini kabul ederken, farklı bir ibadet, ahlak ve sosyal yaşam anlayışını da barındırır. Alevilikte sevgi, hoşgörü, adalet ve eşitlik gibi değerler ön plandadır ve insanlar arasında barış, kardeşlik duygularının yayılması hedeflenir. Alevilik, insana büyük bir değer verir ve insana hizmet etmeyi Tanrı’ya hizmet olarak kabul eder.
Alevi inancında peygamber Hz. Muhammed’e ve onun kuzeni ve damadı olan Hz. Ali’ye derin bir sevgi ve bağlılık vardır. Alevilikte, “Eline, diline, beline sahip ol” ilkesi, ahlaki bir düstur olarak kabul edilir ve insanın kendi nefsine hâkim olması gerektiğini öğretir.
Alevi toplumunda, cem evlerinde yapılan cem törenleri ve semah ibadetleri önemli bir yere sahiptir. Bu törenlerde, topluluk bir araya gelerek manevi bir yolculuk yaşar ve Tanrı’ya yakınlaşmayı hedefler. Semah, bir tür ritüel dans olup, evrenin döngüsünü, yaşamı ve insanın Tanrı’ya olan yolculuğunu simgeler.
Alevilik aynı zamanda hümanist bir felsefeye sahiptir. Aleviler, sadece inançları doğrultusunda değil, tüm insanlığa karşı sevgi, saygı ve anlayış ile yaklaşmayı ilke edinirler. Bu yüzden Alevilik, toplumda barış, adalet ve eşitliğin savunucusu olarak görülür.
Aslını inkar eden haramzadedir. Hz-Ali

Yapman gereken hayırlı, yararlı işleri yarına bırakma. Bakarsın yarın olur da, sen olmazsın.
Dervişlik, hırkada, taçta değildir
Hararet nardadır, saçta değildir
Her ne arar isen insanda ara
Kudüs’te, Mekke’de Hac’da değildir